Çalışma hayatını kesintiye uğratan hususların başında askerlik gelmektedir. İşçiler, çalışma hayatının bir noktasında askerlik görevini yerine getirmek için iş hayatına ara vermek durumunda kalmaktadır. İşçilerin bedelli askerliğe de yoğun olarak başvurduğu görülmektedir.
Askerlik görevi nedeniyle çalışma hayatının kesintiye uğraması sonrası işçilerin sahip olduğu haklar konusunda çeşitli tereddütler hasıl olabilmektedir. Askerlik görevini yerine getirip işine dönen işçinin, askere gitmeden önceki çalışmasının yıllık izin hesabında nasıl değerlendirileceği sık sorulan sorulardan biridir. Örneğin askere gitmeden önce 3 yıllık çalışması bulunan işçi, askerden döndükten sonra aynı iş yerinde çalışmaya devam ederse yıllık izin hesabına esas kıdem süresi sıfırdan mı başlar, askerlik öncesi süre dahil olur mu?
Bu husus işçilerin kullanacağı yıllık izni doğduran etkileyen bir durumdur. Zira işçilerin kullanacağı yıllık izin, çalışma kıdemlerine göre değişmektedir. İş Kanunu’na göre çalışma süresi;
1 yıldan 5 yıla kadar (beş yıl dâhil) olanlara 14 günden,
5 yıldan fazla 15yıldan az olanlara 20 günden,
15 yıl (dâhil) ve daha fazla olanlara 26 günden az yıllık izin verilemez.
Bu bilgileri verdikten sonra, başlıktaki soruya cevap verecek olursak; işçi askere gidip geldikten sonra aynı iş yerinde çalışmaya devam ederse, önceki çalışma süreleri de yıllık izin kıdeminde dikkat alınır. Örneğin 5 yıl çalışıp ardından askere gidip gelen işçi, aynı iş yerinde çalışmaya başlarsa yeni bir işçi gibi değerlendirilmez. Yılık izin hesabı, askerlik öncesi hizmetleri de dikkate alınarak yapılır.
Zira 4857 sayılı Kanunun 54. maddesinde, yıllık ücretli izine hak kazanmak için gerekli sürenin hesabında, işçinin aynı işverenin bir veya çeşitli iş yerlerinde çalıştığı sürelerin birleştirilerek göz önüne alınacağı hükme bağlanmıştır. Bu durumda, işçinin daha önce aynı işverenin bir ya da değişik iş yerlerinde geçen hizmetlerinin yıllık izne hak kazanma ve izin süreleri hesabı yönlerinden dikkate alınması gerekir. Kamu kurum ve kuruluşlarında geçen hizmetlerin de aynı gerekçeyle izin hesabı yönünden birleştirilmesi zorunludur. İşçinin aralıklı olarak aynı işverene ait iş yerinde çalışması halinde, önceki dönemin kıdem tazminatı ödenerek feshedilmiş olması, izin yönünden sürelerin birleştirilmesine engel oluşturmaz. Yine, önceki çalışılan sürede bir yılı doldurmadığı için izne hak kazanılmayan süreler de, işçinin aynı işverene ait iş yeri ya da iş yerlerindeki sonraki çalışmalarına eklenerek yıllık izin hakkı belirlenmelidir. Yıllık izin, özde bir dinlenme hakkı olup, aralıklı çalışmalarda önceki dönem zamanaşımına uğramaz. Bu husus, Yargıtay 9. Hukuk Dairesi’nin 2011/31124 Esas ve 2013/25422 sayılı Kararı’nda detaylı şekilde ele alınmıştır.
Sonuç olarak işçinin ayrılmış olduğu iş yerinde tekrardan işbaşı yapması halinde eski hizmetlerinin yıllık izin hesabında dikkate alınması gerekir. Bu hüküm askerlik nedeniyle ara verilmesinde geçerli olduğu gibi, emeklilik veya başka bir nedenle işe ara verilmesi durumunda da geçerlidir.