Mahkeme Kararlarına İstinaden Ödenen İşçi Alacaklarının İcraya Konu Olması Halinde Yapılacak İşlemler

İşçi alacaklarının icraya konu olması durumunda yapılacak işlemler nelerdir?

Mahkeme Kararlarına İstinaden Ödenen İşçi Alacaklarının İcraya Konu Olması Halinde Yapılacak İşlemler
Mahkeme Kararlarına İstinaden Ödenen İşçi Alacaklarının İcraya Konu Olması Halinde Yapılacak İşlemler
Haber albümü için resme tıklayın

İçerik

Kamu idare ve şirketlerinde 4857 sayılı İş Kanunu’na tabi çalışan işçilerin herhangi bir nedenle gerek haklı nedenle gerekse de geçerli nedenle iş sözleşmelerinin feshedilmesi durumunda ister arabuluculuk isterse de mahkeme kararları ile yıllık izin ücreti, fazla çalışma ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti, kıdem ve ihbar tazminatı gibi ödenmesine hükmedilen işçi alacaklarının icraya konu olması durumunda yapılacak işlemler bu çalışmamızda değerlendirilecektir.

Bu Makalenin PDF formatına ulaşmak için tıklayınız 

Haciz İle İlgili Kanuni Düzenlemeler

6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 71’inci maddesine göre; aylıklar, ödenekler, her çeşit ücretler, intifa hakları ve hasılatı, ilama bağlı olmayan nafakalar, emeklilik aylıkları, sigorta ve emeklilik sandıkları tarafından bağlanan gelirler kısmen haczolunabilir. Ancak hacz olunacak miktar bunların 1/3’ünden çok 1/4 ‘ünden az olamaz. Asgari ücreti aşmayan aylık gelirlerin 1/10’ undan fazlası hacz olunamaz.

4857 sayılı Kanunun 35’inci maddesine göre; işçilerin aylık ücretlerinin 1/4 ‘ünden fazlası haczedilemez veya başkasına devir ve temlik olunamaz. Ancak, işçinin bakmak zorunda olduğu aile üyeleri için hâkim tarafından takdir edilecek miktar bu paraya dâhil değildir. Nafaka borcu alacaklılarının hakları saklıdır.

6098 sayılı Kanunun 410’uncu maddesine göre; işçilerin ücretinin 1/4 ‘ünden fazlası haczedilemez, başkasına devredilemez ve rehnedilemez. Ancak, işçinin bakmakla yükümlü olduğu aile bireyleri için hâkim tarafından takdir edilecek miktar, bu orana dâhil değildir. Nafaka alacaklılarının hakları saklıdır. Gelecekteki ücret alacaklarının devredilmesi veya rehnedilmesi geçersizdir.

2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun 83’üncü maddesine göre; maaşlar, tahsisat ve her nevi ücretler, intifa hakları ve hasılatı, ilama müstenit olmayan nafakalar, tekaüt maaşları, sigortalar veya tekaüt sandıkları tarafından tahsis edilen iratlar, borçlu ve ailesinin geçinmeleri için icra memurunca lüzumlu olarak takdir edilen miktar tenzil edildikten sonra haczolunabilir. Ancak haczolunacak miktar bunların 1/4 ‘ünden az olamaz. Birden fazla haciz var ise sıraya konur. Sırada önde olan haczin kesintisi bitmedikçe sonraki haciz için kesintiye geçilemez.

İşçi Alacakları İle İlgili Yargı Kararları

Yargıtay 12. Hukuk Dairesi kararlarında (13.04.2000, 4653/5923 – 27.12.2004, 22540/26972 – 04.02.2005, 24618/1837); işçinin ücretlerinin 1/4 ‘ünden fazlasının haczedilemeyeceği ancak kıdem tazminatı, izin ücreti, ihbar tazminatı gibi ücretten sayılmayan bütün diğer işçi gelirlerinin haczinin mümkün olacağını, kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı gibi ödentilerin tamamı haczedilebileceğini, buna karşın ücret ve ücret olarak sayılan ödentilerin dörtte birinden fazlası haczedilemeyeceğini hükmetmiştir.

Yargıtay 19. Hukuk Dairesinin kararında (04.10.2001, E.2001/3985, K. 2001/6166); maaş ve ücret üzerinde birden fazla haciz varsa bunların sıraya konulacağı, sırada önde olan haczin kesintisi bitmedikçe sonraki haciz için kesintiye geçilemeyeceğine hükmetmiştir. Yani ücret geliri üzerinde birden fazla haciz olsa da, yapılabilecek kesinti oranı yine 1/4 ‘ü aşamayacaktır.

Yargıtay 9. Hukuk Dairesi kararında (16.06.2006, 11847/13146); ikramiyenin ücretten sayılacağından hareketle ikramiye alacağının tamamının değil sadece 1/4‘ünün haczedileceğine hükmetmiştir.

İcra Müdürlüklerinden Gelen Haciz Yazılarına İdarelerin İşlem Yapması Zorunluluğu

Haciz ile ilgili bu açıklamalardan sonra bu durumda olan işçi ücretlerinden idarelerin icra müdürlüklerinden gelen yazılara göre işlem yapmaları zorunludur. İdarelerin bu konuda icra müdürlüğü yazılarına göre işlem yapmama gibi bir durumu söz konusu olmayacağı gibi aksi takdirde idarelerin sorumlu tutulacağı açıktır.

Şöyle ki; 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun aşağıda yer alan 355’inci, 356’ncı ve 357’nci maddelerine göre, idarelerin sorumluluğuna işaret edilmiştir.

Maaş ve ücretlerin kesilmesinde usul:

Madde 355 – Devlet işlerinde veya hususi müesseselerde bulunan borçlu memur veya müstahdemlerin maaş ve ücretlerinden kesilmesi için icra dairelerinden yapılacak tebligatın kanuni muhatapları haczin icra edildiğini ve borçlunun maaş ve ücreti miktarını nihayet bir hafta içinde bildirmeğe ve borç bitinceye kadar icra dairesinin tebligatı mucibince haczolunan miktarı tevkif edip hemen daireye göndermeğe mecburdurlar.

Memurun maaş, ücret veya memuriyetinde yahut başka bir şubeden maaş almağı mucip olacak surette vukubulacak tebeddülleri ve hizmetine nihayet verildiği takdirde bu keyfiyeti de malmemuru veya daire amiri yahut hususi müesseselerin kanuni muhatapları derhal icra dairesine bildirmeğe ve ikinci halde haciz muamelesinden o şube veya amirini haberdar etmeğe mecburdur.

Yukarıdaki maddeye riayet etmeyenler hakkında hükümler:

Madde 356 – Yukardaki madde hükümlerine riayet etmemiş olanların kesmedikleri veya ilk vasıta ile göndermedikleri para ayrıca mahkemeden hüküm alınmasına hacet kalmaksızın icra dairesince maaşlarından veya sair mallarından alınır.

Bunların borçluya kanun hükümleri dairesinde rücu hakkı vardır.

Yukarki madde hükümlerine riayet etmiyen her hangi bir memur veya amir hakkında istenecek malümatın icra dairesine hemen verilmesi bunların mensup olduğu dairenin vazifesidir.

Cumhuriyet savcılığınca takip:

Madde 357 – İcra dairesince kanuna göre yapılan tebliğ ve emirleri derhal yapmağa ve neticesini geciktirmeksizin icra dairesine bildirmeğe alakadarlar mecburdur. Makbul sebep haricinde tebliğ ve emirleri yapmıyanlar hakkında ait olduğu dairece tahkikatı evveliyeye hacet kalmaksızın Cumhuriyet Savcılığınca doğrudan doğruya takibat yapılır. 

Spesifik Hususlar

4857 sayılı Kanunun “ücretin saklı kısmı” başlıklı 35’inci maddesinde geçen ücretin hesabında giydirilmiş ücret esas alınmalıdır.

6772 sayılı Kanunun 4’üncü maddesi gereğince ilave tediyeler borç için haczedilememektedir.

Asgari geçim indirimi, devletin çalışanlara verdiği bir ödeme olduğu için, işçi ücretlerinden yapılacak hacizlerde dikkate alınamaz ve hacze dahil edilemez.

Hacizde giydirilmiş ücret esas alınacağından örneğin bayram harçlığı; ikramiye gibi ücretten sayıldığına göre bayram harçlığından haciz 1/4 tutarında kesilmelidir.

BES katkı payı, işverenin taraf olduğu 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu kapsamındaki haciz ve iflas yoluyla takip bakımından işçi alacağı niteliğinde imtiyazlı bir alacaktır. Yani; Devlet katkısı ve getirileri haczedilemez, rehnedilemez, iflas masasına dahil edilemez. Çalışanın maaşı üzerinde haciz/nafaka gibi yasal kesintiler varsa (örneğin maaşın en çok %25’i düzeyinde haciz uygulanabilir) katkı payı ödemesi için maaşından kesinti yapılmaz. Şöyle ki; prime esas kazanç etkilenmediği için ödenecek katkı payı tutarı da değişmeyecektir.

İcra Dairesine İşçi Alacağından Yapılacak Kesintiler

Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 12 Nisan 2017 tarihli bir kararında (E:2016/19426, K:2017/5416); 193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 94, 61, 103 ve 104. maddeleri gereğince, ücretten kesilmesi gereken vergiler ve sigorta primlerinin, ilgili kamu idaresine ödenmesi zorunluluğu borçlu işverene aittir. Bir başka deyişle alacaklı, ilam konusu bedelden kesintiler yapıldıktan sonra kalan net miktar için ilamlı takip yapabilir. Ancak ilamda alacağın açıkça net olduğu belirtilmemiş ise bunun da brüt miktar olduğunun kabulü gerekmektedir.

Sonuç olarak; kamu idare ve şirketlerinde arabuluculuk ve/veya mahkeme kararlarına istinaden yapılması gereken yıllık izin, kıdem ve ihbar tazminatı gibi ödemelerin icraya konu olması halinde, yukarıda yapılan açıklamalar çerçevesinde ücret sayılan ödemelerin dörtte biri, ücretten sayılmayan ödemelerin tamamı kesilmesi gereken tüm vergiler ve sigorta primleri kesildikten sonra icra dosyasına aktarılmalıdır. İcra takibine konu borçların asılları üzerinden vergi ve sigorta primi söz konusu olup, borçların faiz ödemelerinde söz konusu değildir. 

YASAL UYARI Bu çalışma Kamutech Yazılım A.Ş. mevzuat grubu uzmanları tarafından hazırlanmıştır. Makalenin her türlü yayın hakkı Kamutech Yazılım A.Ş.'ye aittir. Kaynak göstermek ve link vermek kaydıyla alıntı yapılabilir.

Ekli Dosyalar

22 Nis 2021 - 12:44 - Kamu İşçi


göndermek için kutuyu işaretleyin

Yorum yazarak Kamu İşçileri Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan yorumlardan Kamu İşçileri hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.

Haber ajansları tarafından servis edilen tüm haberler Kamu İşçileri editörlerinin hiçbir editöryel müdahalesi olmadan, ajans kanallarından geldiği şekliyle yayınlanmaktadır. Sitemize ajanslar üzerinden aktarılan haberlerin hukuki muhatabı Kamu İşçileri değil haberi geçen ajanstır.