GİRİŞ
Bilindiği üzere, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 102’nci maddesi hükmünde idari para cezalarına yer verilmiştir. SGK idari para cezaları diğer idarelerin uyguladığı yeniden değerleme oranına bağlı cezalardan farklı olarak “brüt asgari ücret” esas alınarak uygulanmaktadır.
İdareler açısından söz konusu idari para cezaları idare bütçelerinden ödenmekte ancak daha sonra bu cezaya neden olan çalışanlardan ya rucü edilmekte ya da rucü edilmemektedir.
Bu çalışmamızda Sayıştay bakışı ile SGK idari para cezalarının rucü edilip edilmeyeceği değerlendirilecektir.
Bu Makalenin PDF formatına ulaşmak için tıklayınız
Kamu Zararı Nedir? Kamu Zararında Hangi Şartlar Aranır?
5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun “kamu zararı” başlıklı 71’inci maddesine göre; kamu zararı; kamu görevlilerinin kasıt,[1] kusur[2] veya ihmallerinden[3] kaynaklanan mevzuata aykırı karar, işlem veya eylemleri sonucunda kamu kaynağında artışa engel veya eksilmeye neden olunmasıdır.
Yapılan işlemler açıkça hukuka aykırı ise karşıdaki kişi, zarara neden olan kişi ne derse desin, “kasıt veya ihmal”in varlığından rahatlıkla söz edebiliriz. Eğer bir kişinin açık ve net olarak, tereddüte yer vermeyecek şekilde kendisine verilmiş bir işi, bir görevi yapmaması sonucu kamu zararı oluşmuş ise kusur vardır diyebiliriz.
5018 sayılı Kanunun 71’inci maddesi ile artık kusurlu sorumluluk ilkesi getirilmiş, bunun hukuki bir sonucu olarak da ben bir işlemden sorumlu tutulacaksam o sonucun benim fiilimin neticesinde ortaya çıkması lazım. Eğer o sonuç benim fiilim neticesinde ortaya çıkmıyor ise benim sorumlu tutulmam hukuk ilkeleri ile, sorumluluk ilkeleriyle bağdaşmaz.
5018 sayılı Kanunun 71’inci maddesi ve Kamu Zararlarının Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik çerçevesinde bir kamu zararından bahsedilmesi için aşağıdaki şartların birlikte gerçekleşmesine bağlıdır.[4]
– Birinci şartımız “kamu görevlisi”dir.
– İkinci şart “kusur” şartıdır.
– Üçüncü şart “mevzuata aykırı idari eylemler ve işlemler”
– Dördüncü şartımız “kamu kaynağında artışa engel veya eksilişe neden olunması”
– Beşinci şartımız “zararın tespitinde esas alınacak kriterlerden en az birisinin bulunması”
– Altıncı şartımız “illiyet bağı”dır.
– Yedinci şartımız “zararın istisna kapsamına girip girmemesidir”
Rücu Nedir?
Rücu, kelime anlamı olarak; geri dönme, sözünü geri alma, cayma, tersinme anlamına gelmektedir. Rücu etmek; geri dönmek anlamında kullanılmaktadır. Rücu hakkı ise; bir kimsenin alacaklısına ödediği şeyi diğer birinden istemeye hakkı olması durumu olarak tanımlanmaktadır. Mali sistemde rücu, memurun yetki kullanırken veya görev yaparken, bir zarara sebep olması ve bu zararın devlet tarafından giderilmesine müteakip, devlet tarafından, zarara neden olan memura bu zararın ödettirilmesidir.
Tazmin Kararı Nedir?
Tazmin kararı, kamu görevlilerinin mevzuata aykırı işlemleri sonucunda kamunun uğradığı zararı, zarara sebebiyet veren kamu görevlilerini ve hangi kusurlu halleriyle zarara yol açtıklarını tespit ederek bu zararın sorumluluğu tespit edilen kamu görevlilerine ödettirilmesini düzenleyen bir karardır.[5]
İdari Para Cezası Kamu Zararına Sebep Olan Fiil Sayılır mı?
Kamu Zararlarının Tahsiline İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmeliğin “kamu zararının belirlenmesi” başlıklı 6’ncı maddesinin birinci fıkrasının (g) bendinde; kamu zararının belirlenmesinde “kamu idaresinin yükümlülüklerinin mevzuatına uygun bir şekilde yerine getirilmemesi nedeniyle kamu idaresine faiz, tazminat, gecikme zammı, para cezası gibi ek malî külfet getirilmesi” de esas alınmaktadır.
Sayıştay Temyiz Kurulu Kararlarında SGK İdari Para Cezaları, Kamu Zararı ve Rücu
Tutanak Tarihi: 25.10.2018 ; İlam No: 18; Yılı: 2017; Dairesi: 2; Karar No: 35543
Konu: Üniversitenin çeşitli birimlerinde sigortalıların hizmet bilgilerinin yasal süresi içinde Sosyal Güvenlik Kurumuna verilmemesi nedeniyle Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından uygulanan idari para cezalarının kurum bütçesinden ödenmesi
Karar: Devlet memurları görevlerini ve yasal sorumluluklarını zamanında ve eksiksiz olarak yapmaktan ve yaptırmaktan, maiyetindeki memurları yetiştirmekten, hal ve hareketlerini takip ve kontrol etmekten sorumludurlar. Bunun gereği olarak devlet memurlarının görevlerini zamanında ve eksiksiz yapmamaları dolayısıyla oluşan zararlar kamu zararı olup buna neden olan görevlilerden tahsili gerekmektedir. Sorumlular her ne kadar savunmalarında …..adıyla oluşturulan hizmet takip sisteminin yeni olması, yeterli personelin bulunmaması, bu konuda yeterince eğitim verilmemiş olması gibi nedenlerle bazı verilerin girişinde ortaya çıkan gecikme ya da eksiklikler sonucu idari para cezasının kesildiğini; ancak bu gecikme ve eksikliklerin personelin kişisel kasıt, kusur ya da ihmalinden kaynaklanmaması nedeniyle para cezalarının kurum bütçesinden ödendiğini belirtmiş olsalar da ………… idari para cezalarının kurum bütçesinden ödenmesi mümkün değildir ve hataya ve gecikmeye sebep olunmasında kusuru bulunan ilgili personele (gerçekleştirme görevlileri ile harcama yetkilileri) rücu edilmesi gerekmektedir.
Tutanak Tarihi: 24.04.2019 ; Tutanak No: 46198; Yılı: 2016; Dairesi: 2; Dosya No: 43763
Konu: Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü tarafından uygulanan idari para cezasının kurum bütçesinden ödenmesi.
Söz konusu idari para cezasının, dışarıdan ders vermek üzere görevlendirilen öğretim elemanlarının yapılması gerekli aylık ve hizmet belgelerini yapmakla görevli personelin (… Meslek Yüksekokulunun personeli) hatasından kaynaklanması nedeniyle, 657 sayılı Kanunun ilgili hükümleri gereği Harcama Yetkilisi, söz konusu idari para cezasını idare adına ödemekle yükümlü olmakla birlikte bu cezaya sebep olan sorumlunun araştırılması ve ödenen tutarın bu kişiye rücu edilmesinden sorumludur.
Sayıştay Düzenlilik Denetim Raporlarında SGK İdari Para Cezaları, Kamu Zararı ve Rücu
…………………… Bakanlığı 2019 Yılı Sayıştay Düzenlilik Denetim Raporunda yer verilen Bulgu 12: Sosyal Güvenlik Kurumu Tarafından Kesilen İdari Para Cezalarının Bakanlık Bütçesinden Ödenmesine Rağmen İlgililere Rücu Edilmemesi
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununda belirtilen sigorta iş ve işlemlerine ilişkin yükümlülüklerin yerine getirilmemesi nedeniyle Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından kesilen idari para cezaları Bakanlık bütçesinden ödenmiştir.
Söz konusu Kanunun muhtelif maddelerinde belirtilen yükümlükleri yerine getirmeyen ilgililer hakkında yine aynı Kanunun 102’nci maddesi uyarınca belirlenen idari para cezaları uygulanmaktadır. Bu cezalar bildirgenin kanunda belirtilen usul, şekil ve sürede verilmemesi, gerekli belgelerin kuruma sunulmaması, eksik bildirim, bildirimlerin yasal süresi içinde yapılmaması gibi öngörülen düzenlemelere uygun olmayan işlemlerden kaynaklanmaktadır.
Bakanlığın 2019 Yılı Faaliyet Sonuçları Tablosuna göre Bakanlığın çeşitli birimleri tarafından 8.804.519,18 TL Sosyal Güvenlik Primi Ödemeleri Gecikme Cezası ve Zammı ödemesi yapıldığı görülmektedir.
5018 sayılı Kanunun 11’inci maddesinde üst yöneticilerin sorumlulukları altındaki kaynakların etkili, ekonomik ve verimli şekilde elde edilmesi ve kullanımını sağlamaktan, kayıp ve kötüye kullanımının önlenmesinden, malî yönetim ve kontrol sisteminin işleyişinin gözetilmesinden sorumlu oldukları, 18’inci maddesinde her türlü kamu kaynağının elde edilmesi ve kullanılmasında görevli ve yetkili olanların, kaynakların etkili, ekonomik, verimli ve hukuka uygun olarak elde edilmesi ve kullanılmasından sorumlu oldukları ifade edilmiştir.
Kanunda öngörülen yükümlüklerin yerine getirilmemesinden kaynaklanan söz konusu cezalar nitelik yönünden bir kamu gideri olarak değerlendirilemeyeceği açıktır.
Bakanlığın geçmiş dönemlerde söz konusu hususa ilişkin uygulama birimlerini bilgilendirmesine, sorumluluk tespitine kadar cezalar bütçeden ödense bile sorumluluğu bulunanlar hakkında rücu işlemi yapılacağını belirtmesine rağmen hatalı uygulamalar devam etmektedir. Uygulamanın düzeltilmesi ve kamu zararı oluşmaması adına kusur veya ihmali bulunan görevlilerden rücuen tahsili mutlak suretle sağlanmalıdır.
Bu itibarla 5510 sayılı Kanunda belirtilen yükümlüklerin Bakanlığa bağlı birim ve müdürlükler tarafından öngörülen usul, şekil, süre ve kapsamda yerine getirilmesini sağlayacak ve konusu ve niteliği itibarıyla kamu gideri niteliğinde olmayan bu cezaların oluşmasını engelleyecek tedbirlerin alınması gerekmektedir.
…………………………… Bakanlığı 2019 Yılı Sayıştay Düzenlilik Denetim Raporunda yer verilen Bulgu 5: İdari Para Cezalarının Sorumlulara Rücu Edilmemesi ve Hatalı Muhasebeleştirilmesi
a) İdari Para Cezaları için Sorumlulara Rücu Edilmemesi Sosyal Güvenlik Kurumunun tahakkuk ettirmiş olduğu idari para cezalarının kurum bütçesinden ödendiği ve bu ödeme sonrasında ceza ve gecikmeye sebebiyet verenler hakkında rücu işlemine başlanmadığı tespit edilmiştir.
657 sayılı Devlet Memurları Kanunu’nun 10’uncu maddesinde belirtildiği üzere birim amirleri, amiri oldukları kuruluş ve hizmet biriminde kanun, tüzük ve yönetmeliklerle belirlenen görevleri zamanında ve eksiksiz olarak yapmaktan ve yaptırmaktan, maiyetindeki memurları takip ve kontrol etmekten görevli ve sorumludurlar.
5018 sayılı Kamu Mali Yönetimi ve Kontrol Kanunu’nun “Harcama yetkisi ve yetkilisi” başlıklı 31’inci maddesine göre , “Bütçeyle ödenek tahsis edilen her bir harcama biriminin en üst yöneticisi harcama yetkilisidir. Aynı Kanun’unun 33’üncü maddesinde de “gerçekleştirme görevlileri, harcama talimatı üzerine; işin yaptırılması, mal veya hizmetin alınması, teslim almaya ilişkin işlemlerin yapılması, belgelendirilmesi ve ödeme için gerekli belgelerin hazırlanması görevlerini yürütürler.” şeklinde ifade edilmiştir.
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 12’nci maddesine göre, “4 üncü maddenin birinci fıkrasının (a) ve (c) bentlerine göre sigortalı sayılan kişileri çalıştıran gerçek veya tüzel kişiler ile tüzel kişiliği olmayan kurum ve kuruluşlar işverendir.”
İlgili işleri zamanında ve eksiksiz bir şekilde yapmakla görevli olanların yapmış oldukları işlemlerden dolayı bir ceza tahakkuk ettirildiğinde, bu ceza hakkında konuyla alakalı bir soruşturulmanın yapılması gerektiği aşikardır.
Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından tahakkuk ettirilen para cezaları, ilgili kişiye rücu hakkı saklı kalmak kaydıyla işveren tarafından bütçe tertibinden ödenebilir.
Sosyal Güvenlik Kurumu’na idari para cezası, gecikme zammı ve takip masraflarının kurum bütçesinden ödendiği görülmüştür.
Bu ödeme neticesinde sorumluluğu bulunanlar hakkında rücu işlemlerinin başlatılması gerektiği düşünülmektedir.
b) Ödenen İdari Para Cezalarının Muhasebe Kayıtlarının Hatalı Yapılması Bulgumuzun (a) bölümünde belirtilen sosyal güvenlik prim cezası giderlerinin, sosyal güvenlik prim giderleri hesabında izlendiği tespit edilmiştir.
Yapılan incelemede, idare birimlerince ödenen sosyal güvenlik prim cezası giderlerinin 630.02.99-Sosyal Güvenlik Primi Ödemeleri Gecikme Cezası ve Zamları hesabında izlenmesi gerekirken 630 01.06, 02.06 ve 03.06 kodlu Sosyal Güvenlik Primi Ödemeleri hesaplarında izlendiği tespit edilmiştir.
Ödenen sosyal güvenlik prim cezalarının muhasebeleştirilmesi konusunda Bakanlık merkez ve taşra birimleri arasında uygulama birliği bulunmaması sebebiyle İdare kesin mizanının 630.02.99- Sosyal Güvenlik Primi Ödemeleri Gecikme Cezası ve Zamları hesabı bölümünde toplam tutarı 77.102,69 olan 43 kayıt bulunduğu görülmüş olup, bazı birimlerce Sosyal Güvenlik Kurumu’na ödenen idari para cezalarının da prim gideri gibi kaydedilmesi sebebiyle 2019 yılı içerisinde toplam ne kadar idari para cezası ödemesi yapıldığı, dolayısıyla mali tablolarda toplamda ne kadarlık hata oluştuğu tespit edilememiştir.
SONUÇ
Yukarıda yapılan açıklamalara göre; Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından idarelere 5510 sayılı Kanunun 102’nci maddesi kapsamında uyguladığı idari para cezalarının kamu zararı olarak değerlendirildiği, kurum bütçelerinden ödenmesine imkan bulunmadığı ve buna neden olan kamu çalışanlarından rücu edilmesi gerektiği belirtilmiştir.
Burada sadece SGK idari para cezaları değil diğer kurumların da uyguladığı idari para cezalarının da (örneğin, Çalışma ve İş Kurumu İl Müdürlüklerinin uyguladığı para cezaları gibi) bu çerçevede değerlendirilmesi gerektiği açıktır.
[1] Kasıt: Bilerek, isteyerek güdülen amaç, istek. [2] Kusur: Bilerek veya bilmeyerek bir işi gereği gibi yapmama. [3] İhmal: Gereken ilgiyi göstermeme, boşlama, savsaklama, savsama, önem vermeme. [4] ORULLUOĞLU Cuma, Kamu Zararı ve İkincil Mevzuatta İdari Uygulamalar, Sayıştay, Kamu Zararı ve Sorumluluk Çalıştayı, Ekim 2015, Ankara [5] PARLAK Nükrettin, Sayıştay Yargısında Kamu Zararı Kavramı: Sorunlar ve Öneriler, Sayıştay Dergisi, Sayı.108, Ocak-Mart 2018
YASAL UYARI Bu çalışma Kamutech Yazılım A.Ş. mevzuat grubu uzmanları tarafından hazırlanmıştır. Makalenin her türlü yayın hakkı Kamutech Yazılım A.Ş.'ye aittir. Kaynak göstermek ve link vermek kaydıyla alıntı yapılabilir.